22 Nisan 2015

Privato Cafe

Uzun zamandır(yaklaşık 3 haftadır filan)görüşemediğimiz arkadaşımız Tuba ile Cuma için plan yapıp, bi kızlar günü ayarladık.. 
İstiklal ve Nişantaşı'nda ki alışveriş çılgınlığından sonra Galata'ya bir şeyler içip sohbet etmeye, Privato Cafe'ye gittik.



Privato'ya girer girmez, bizi güler yüzlü ve tatlı sohbetiyle işletme müdürü Necla Hanım karşıladı. Ne yesek ne içsek diye tartışan 2 obura (Ben ve Selin oluyoruz tabi ki) özel bir çorbayı önerdi, Tuba ise (viski ve Gürcü Şarabı arasında kalmıştı) ev yapımı Gürcü Şarabının methine dayanamadı ve siparişlerimizi verdik.


-Necla Hanım, yerli ve yabancı turistler için Galata Kulesi hakkında bilgiler yazan Amerikan Servisler hazırlatmış. Bir yandan yemek yerken bir yandan da tarih öğreniyoruz yani :)-

-Erik+Portakal suyu gerçekten çok güzeldi, soğuk ve alkolsüz bir şeyler denemek isterseniz tavsiye ederim-

-Tuba'nın şarabı ikramıyla birlikte geldi. Peynirini tadınca kahvaltı planımız iyice kesinleşti :)-


Privato Cafe dekorasyonuyla ve müthiş manzarasıyla (bilen bilir Galata Kulesi aşığıyımdır) çok şirin ve rahat bir mekan.



-Privato'nun girişindeki şirin köşe-





 Özellikle akşam gidip bu manzaranın keyfini çıkarmanızı önersek de Necla Hanımın şiddetle tavsiye ettiği kahvaltı için şimdiden tekrar gitmeye sözleştik bile :) 


-Bu arada Kahvaltı gün boyu sipariş edilebiliyormuş ve herşey taze bir şekilde ve kesinlikle mikrodalga kullanılmadan servis ediliyormuş. Tabi bu da ayrı bi artısı Privato'nun.- 

Bi'tane de üçümüz birlikte çekilelim diye konuşup konuşup sonra unutup mekandan ayrılan insanlar olarak tarihe geçebiliriz bence :)

Güzel geçirilen bir günün ardından bu mekan ve Necla Hanım resmen tatlı gibi geldi bize, gözümüz gönlümüz doydu :) 
İster arkadaşlarınızla ister tek başınıza kitap okuyup manzara izlemeye (ki ben en kısa zamanda yapmayı planlıyorum) gidip siz de doyurucu bi deneyim yaşayın deriz, nasıl gideriz derseniz şuraya tık :) 

Güzel Haftasonları Efenimmm.. 





Hiç yorum yok: